11 Temmuz 2021 Pazar

İÇİME SOLCULUK KAÇMIŞ ADAM ÖYLE DİYOR

Efendim neymiş; benim içime solculuk kaçmış

Efendim neymiş; içime solculuk kaçmış, böyle yazılar(Tarzımı biliyorsunuz) nasıl yazarmışım.
Nasıl mı oluyor; önce insan sonra kendimiz, biraz da yürekli olunca.
Değnekle dürtülen akıl ile hareket etmeyeceğiz. Her türlü, ideolojiler de dahil olmak üzere ön kabul ile hiç bir kimsenin azatlık kabul etmeyen iflah olmaz kölesi olmayacağız.
Hiç kimseye keramet atfedip, kutsamayacağız ama takdir etmesini bilecek kadar da asgari düzeyde adam olacağız.
Empati yapabilecek yüksek karakterli insan olunduğunda; evet, insan içine bazen solculuk, bazen dindarlık hatta bazen de dinsizlik bile kaçabilir; bırakalım kaçsın. Biz kendimiz olup, aynı zamanda fikir sahibi isek, sokma akılla bu dünyada bir yer işgal edip yaşamıyorsak; korkmayalım.
Aslında içimize kaçanların toplamı değil midir; ne kadar zengin adam olduğumuz.


Cumhur ittifakı ve trolleri adeta yalvarıyorlar

Cumhur ittifakı ve trolleri yalvarırcasına Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olmasını istiyorlar.
Millet ittifakı ise inadına cumhurbaşkanlığına aday ismi somutlaştırıp buna dair sır vermiyorlar. Meral Hanım da Kemal Bey de müthiş bir stratejisi yürütüyorlar, çok da iyi yapıyorlar.
Yahu hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ve yirmi yıllık AKP iktidarı süresince her türlü siyasi entrika ve kumpaslara şahit olmadık mı. Böyle tek adamlı yüksek düzeyde otoriter bir yönetim sürecinde yirmi yıllık tecrübeden sonra aynı hataların tekrarını yapmak ahmaklık olmaz mı.
Dolayısıyla Kemal Kılıçdaroğlu veya Meral Akşener şimdi ne diye ittifakları adına cumhurbaşkanı adaylarını açıklasınlar ki. Açıklanacak cumhurbaşkanı adayının başına her türlü entrika ve kupasın boca edilebileceğini tahmin etmemiz çok mu zor.
Altı yıl önce Meral Hanım hakkında açılmış, gizlilik kararı alınmış soruşturma hala açıldığı gibi duruyor. Meral Hanım, bu soruşturmanın üzerindeki gizlilik kararının kaldırılarak kendisinin ifadeye çağrılması için her ay dilekçe veriyor ama bir türlü icraat oluşmuyor.
Bu davanın açılış nedenini tahmin edebiliyorum; günü geldiğinde kendisine karşı kumpasa dönüştürmek. Ama ne garip ki; Meral Hanım siyasi zekasını kullanarak partisini ve kendisini öyle bir konuma taşıdı ki; bunun faydası sadece kendisine değil CHP ve Kılıçdaroğlu'na da olmuştur.
Velhasıl kelam; soruşturma ellerinde patladı. Soruşturma görüşülmeye başlansa konjonktür Meral Hanım'ın lehine işler, vaz geçilse niçin açıldı denir gene Meral Hanım'ın lehine işler...
Hadi bakalım başlatın soruşturmayı, görelim o zaman manzarayı.
Ben Meral Hanım'ın siyasi zekasına güvenmeye devam ediyorum. Siyasette var olmak maddi imkanları olanlar için hiç zor değil ama zeka; siyasette kalıcılığı sağlar, hele ki bu zeka bir de bilgi ve birikim ile bezenmişse kişiyi devlet adamlığına taşır.
Cumhur ittifakı ve trolleri tarafından Meral Hanım ve Kılıçdaroğlu üzerine HDP sopası kullanılarak büyük bir taciz söz konusu ama her ikisinin de sabrını takdir ediyorum, süreci son derece iyi yönetiyorlar.


Lafa bakar mısınız?

lafa bakar mısınız; "Tosuncuk nasıl hesap verecekse Kılıçdaroğlu da öyle hesap verecek" miş. Devlet Bahçeli meclis grup toplantısında böyle söyledi.

Sanki tosuncuğu peydahlayan Kılıçdaroğlu iktidarı.
Bu vicdansızca ithamda bulunan irade sahibi ve yekdiğerinin siyasetteki varlıkları cumhuriyetimizim bütün değer ve kazanımlarını iğdiş ederek devletimizi en az otuz yıl geriye götürmüştür.
Böyle bir kıyaslama ile iç barışın sağlanarak, milletimizi oluşturan her fert üzerinde nasıl bir toplu sinerji yaratarak emperyalist tuzaklara karşı eylem birlikteliği sağlanacaktır.
Bu kadar insafsızca yapılan kutuplaştırma siyaseti size ne kazandıracak ülkeye ve millete ne kazandıracaktır.
Sayın Kılıçdaroğlu hiç aldırış etme;
Türk milliyetçisi ve ülkücü birisi olarak bu orantısız itham ve suçlama karşısında sonuna kadar senin yanındayım. Biliniz ki benim gibi binlerce Türk milliyetçisi aynı şeyi düşünüyorlar.
Sen ki; Türkiye ortalamasını fark ederek ona karşı en akıllıca siyaset üretmeye çalışan sol lidersiniz ve takdir ediliyorsunuz. Onun içindir ki; kendi nefsiniz için cumhur başkanı adayı olmayı bile düşünmediniz. Ne garip değil mi; sana orantısız ithamda bulunanlar ne kadar da çok aday olmanı istediler ve hala da istiyorlar.
Meral Akşener ile aynen devam; birilerine sıkıntı veren, korku salan da beraber ürettiğiniz akılcı siyasetinizdir.
Sizi ve Meral Hanım'ı tebrik ediyorum.


Muharrem İnce ce artık Sol'a kazandıran değil kaybettiren konumunda konuşlanmış durumda

''Muharrem İnce'ye siyasi yasak talebi". Geçen gün basına böyle bir haber düştü. Benim tahminim o ki; mağduriyet yaratarak kendisine halk desteğinin artmasına matuf bir organizasyonun olduğunu düşünüyorum. Amaç muhalefeti parça parça ederek kolay yutulabilir hale getirerek millet ittifakının aleyhine konjonktür oluşturmak.
Neden böyle düşünüyorum. Geçtiğimiz cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yandaş medya ve TRT, muhalif cumhurbaşkanı adaylarından sadece Muharrem İnce'nin programlarını canlı vermişler, TV programlarında seçim öncesinde besleme troller yine sürekli millet ittifakı adayının Muharrem İnce'nin olması gerektiği algısını pompalamışlardı. Hatta bir TV tartışma programında muhalif gazeteci yandaş beslemeye "Muharrem İnce'ye bu kadar muhabbet beslendiğine göre oyunu da verirsiniz" şeklinde ironi yapmıştı.
Mehmet Soral

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder