21 Temmuz 2017 Cuma

MERAL AKŞENER NE YAPTI Kİ SEVİLDİ

Meral Akşener ne yaptı ki; bu kadar ilgi gördü?
Aslında fazla bir şey yapmış da değil. Zaten yapmasına da fırsat verilmedi. Peki bu ilginin sırrı nedir; elbette yüreklerle kurduğu temas. Meral Akşener bir anne şefkati ve duygusu ile canhıraş şekilde ağlayan bir çocuğun ''susuzluğunu'' anlayabildiği için çare oldu; ilgi ve alakayı üzerinde topladı.
...
Adeta ortaya atılmış; elleri ile sırtını sıvazlayabileceği, derdi olup da derman arayan mazlum ve mahsun insanlara sahip çıkmayı misyon edindi. Sürekli elini öptürebileceği insandan ziyade, elini öpeceği; şahsında Türk milletini özdeşleştirebileceği insan aradı.
Efendim, ideolojik sorgulamasını yapıp onun, bunun, şunun testine tabi tutmak istiyorlar. Geçiniz onları. Bir çocuğun feryadını anlayabilmiş olmak iyi bir referans değil mi; geri kalanını da siz hallediverin, ne olur canım.
...
Nezaketini muhafaza edip, siyasi edep doğrultusunda hareket ederek, mümkün olduğunca mensubu olduğu siyasi partinin kural ve kaidelerine riayet etti. Ancak süreç gelip de öyle bir noktaya dayandı ki; evlatlar babaya "Artık kağnı ile bu yük taşınmaz, sapan ile tarla sürülmez; madem ki paramız da var niçin traktör alıp, daha büyük arazilerimizi işlemeyelim" dediler. Baba, traktörü kullanamama korkusu nedeniyle teklifi red edip, kağnıyı kullanmayı yeğledi ve "Eski köye yeni adet getirmeyin'' diyerek, evlatlarının radikal değişim taleplerini kabul etmedi.
...
Evlatlar bu taleplerini defalarca tekrarladılar ama muvaffak olamadılar. Artık tek seçenekleri kalmıştı; babayı kendi alışkanlıkları ile başbaşa bırakıp, başka bir şehirde, başka seçenekler üzerinde kendilerini ispat etmek üzere valizlerini hazırlayıp, umut dolu yolculuğa çıkmaktı.
İşte ben de Türk milliyetçisi olarak bu duygularla umut dolu yolculuğa çıkan bir fakirim. İnanın ki tek gerekçem; Meral Akşener'in susuzluğumu bilmiş olmasıdır. Allah utandırmasın inşallah.
Mehmet Soral

soralmehmet@hotmail.com

MERAL AKŞENER KORKUSU

Acizler, korkaklar; siyasi mefta olmanın arifesinde, mezar yerini satın almış, yüreksiz gafiller; artık bu noktadan sonra Meral Akşener, arkadaşları ve bizler için yapabileceğiniz her türlüğü çiğliğe ve çirkefliğe hazır olduğumuzu bilmenizi isteriz. 
...
Bu kadıncağız 28 Şubat darbesine karşı delikanlıca duruş sergilerken; kendisini yalnız bırakıp anasının veya karısının koynuna kaçanlar; hele ki sizler, hangi yüzle söz söyleyip, algı yaratmaya çalışıyorsunuz.
...
Ülkemizde konjonktürün gelip, dayandığı yer; merkezde yeni bir siyasi yapılanmanın olması ihtiyacıdır. Bu boşluğu doldurmaya namzet tek isim ''Güçlendirilmiş Demokratik Parlamenter Sisteme Dönüş İnisiyatifi''nin lideri konumundaki Meral Akşener ve arkadaşlarıdır. Dolayısıyla ne hikmetse milletin iradesi diye diye iktidara gelip, hükümran olanlar; yine milletin bundan sonraki vereceği karardan ürküp, her türlü entrika ve dalavereyi çevirerek mühendislik harikaları yaratmaya çalışıyorlar. Ne yapılsa boşunadır. İktidar gücünü kullanarak demokrasiye son verilmediği sürece, milletin ilk seçimde teveccühü Meral Akşener ve ekibine olacaktır.
...
Efendim, şimdi herkesin bir diyeceği olacaktır; ''Meral Hanım'ın yanında niçin o isim var, niçin şu isim yok; armudun sapı, üzümün çöpü'' gibi bu tartışmalar sürüp gidecektir şüphesiz. Vallahi onlar bunları konuşadursunlar;ekip yola çıktı, isteyen ilk mola yerinde ekibe kavuşabilir😊
Mehmet Soral

soralmehmet@hotmail.com

DEVLETİ YÖNETENLERİN DEVLETE KİNİ VE NEFRETİ OLUR MU?

Emekliyim, vaktim bol ve her gece TV'ler de siyasi tartışma programlarını olabildiğince izliyorum. 
...
Edindiğim genel kanaat; AKP yanlısı tüm katılımcıların 15 Temmuzun da yaşanmışlığına rağmen devlete, millete, Cumhuriyet değerleri ve kazanımlarına karşı genel düşünceleri, bakışları, eleştirileri 15 yıl öncesi ne indiyse bugün de aynısı. İnanın ki değişen hiç bir şey yok. Sanki 15 senedir ülkeyi kendileri değil de başkaları yönetiyormuş gibi onbeş sene önceki söylemleri ile konuşuyorlar.
...
El insaf be; adam hala ''Namaz kılan, oruç tutan askerler ordudan atıldı, alfabe değiştirildi, halk cahil bırakıldı'' gibi klasik muhabbetlerine devam ediyorlar. Bunu yaparlarken insan biraz mahsun ve mahcup olur değil mi; ne gezer. Yahu siz atmadınız, bilakis yerleştirdiniz de ne oldu. Akıbet belliyken, hala eski söylemlerde ısrar etmek ne demek oluyor.
...
Ve yine acı bir tespitim de o ki; sanki fetö'ye karşı olan öfkeleri, fetö'nün devlete ve millete karşı yaptıkları ihanetten ziyade; kendilerini kandırmış olmalarındanmış gibi.
...
Yahu içlerinden bir tane dahi "Atatürk'ün laiklik ilkesini devletin tarifine koyarak çok iyi bir iş yaptığını bugün fetö meselesinden sonra çok daha iyi anlamış bulunuyoruz." diyen çıkmıyor. Siyasal İslamcıların 15 Temmuz kalkışması bir AKP'li kanaat önderine veya herhangi bir mensubuna bunun itirafını hala yaptıramamışsa; bu hal beni gerçekten ürkütüyor. Kendileri adeta T.C Devletİ'ni bambaşka bir devlet haline dönüştürmelerine rağmen hala bu devleti kuran felsefe ve onun kurumsallaştırdığı değerler ile hesaplaşma süreçlerini devam ettiriyorlar. 15 Temmuz da yaşansa; hesaplaşmaya yönelik kin ve nefretlerini muhafaza etmeye devam ediyorlar.
...
Bana öyle geliyor ki; AKP yine bilseki dini bir cemaat 2019 seçimlerini kazanabilmeleri için kendilerine katkıları olabilecek; onlarla tereddütsüz işbirliğine girmeyi düşünebilirler.
Mehmet Soral

soralmehmet@hotmail.com