31 Temmuz 2017 Pazartesi

BİZE DAİR ORDAN BURDAN ŞURDAN

 Bu da bizim fıkramız
 Sene, muhtemelen 1999. İstanbul'da Boğaza nazır mükemmel bir MHP teşkilatımız var, en büyük mütivasyon kaynağımız İstanbul İl başkanımız rahmetli Mehmet Gül ve Üsküdar İlçe teşkilatımız.
...
Teşkilatımız bir Ülkü Ocağı gibi gençlerle dolup, taşıyor. Sürekli olarak düzenli seminerler veriyoruz.
...
Bu arada eğer yanlış hatırlamıyorsam, Tonyalı bir hocamız da zaman zaman gelip dini sohbetler veriyordu. Hocamıza baştan söyledik ''Hocam teşkilatımızda küfürlü konuşmak yasak, eskaza her kim ki ağzından kem söz çıkarırsa kumpara girişte, gider küfür başına para atar''.
...
Malum Hocamız Karadenizli illaki bir şekilde ağzından kaçırıyor; o kaçırır kaçırmaz hep bir ağızdan ''Aman hocam...'' der demez, gençler kumparayı getiriyor, hoca parayı atıyor.
...
Bir böyle oldu, iki böyle oldu derken; bir gün hoca ''Beyler bu böyle olmayı, ikide bir lafimu keseysinuz, alun pakayum şu peşinatu, sözümü de kesmayun pirdaha''


Vay efendim, yeni oluşum parayı nereden buluyormu.
Efendim neymiş; Meral Akşener ve ekibi parayı nereden buluyormuş. O zaman ben de şunu soruyorum; rahmetli Mehmet Gül İl Başkanımız olduğu yıllarda, Üsküdar İlçe teşkilatına uğramadan, kurmuş olduğumuz Üsküdar Boğaz Bölge teşkilatımıza gelerek teşkilatımızı onurlandırmasının sebebi neydi. Çünkü teşkilatçılık anlamında başarı üstüne başarı gösteriyorduk.
...
Düzenlediğimiz futbol turnuvaları en az ikibuçuk ay sürüyordu. Motivasyon kaynağımız ilçe ve bölge teşkilatlarının koordineli çalışması, teşkilat disiplini ve her şeyden önemlisi yarınlarımız için umudumuzdu.
...
İktidar olabilme özleminin yarattığı sinerjisi ile dernek ve sivil toplum örgütlerinin katılımı ile düzenlediğimiz futbol turnuvaları gelir kaynağımızdı. Aylık aidatlarımız yanında, ağzından küfür çıkan her kim olursa; teşkilat kumparasına para atıyordu. Şimdi soruyorum size Balgat müdavimleri; bölge teşkilatı olarak üç katlı bir binada senelerce istihdam ettiğimizde bize veya bir başka teşkilatımıza kaç kuruş gönderdiniz.
...
Bütün mesele inanmışlık ve adanmışlık meselesidir. Atalarımız ne demiş, "At sahibine göre kişner". Merak etmeyin, biliyoruz gene de kolay olmayacak ama inanmışlık ve adanmışlık finans sorununu çözecektir. Ama inanın ki çok üzülerek belirtmek isterim ki Balgat olarak bütün teşkilatların masraflarını karşılasanız bile koltuğa oturacak bir inanmış adam dahi bulamayacaksınız.


MHP den niçin ümidimi kestim?
Benim MHP den ümidimi kesmem, hatta yirmi yıl sonra aldatıldığımı hissetmem; elbette sadece Genel Başkan ve yönetiminin yetersizliği olmayıp; MHP'nin, Türk milliyetçiliği ana gövdesi üzerine inşa edilmiş, banisinin de Atatürk'ün olduğu T.C Devleti'nin kurucu felsefesini terk ederek, millet iradesinin doğrudan temsil edildiği parlamenter(600 milletvekili masada tuzluk konumunda olacaklar) sistemi devre dışı bırakıp, yasama, yürütme ve yargı gibi tüm güçlerin her türlü tasarrufunun tek kişinin inisiyatifinde olduğu "Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi"ne geçilmesinin doğrudan baş sorumlusu olmasıdır. Şunu kesinlikle bir yere not edelim ki; bu ucube sistemin başımıza musallat edilmesinin mucidi Sayın Devlet Bahçeli dir. Dolayısıyla bu manada Sayın Devlet Bahçeli'nin sorumluluğu Sayın Erdoğan'dan çok daha fazladır.
...
Dolayısıyla, sistemin kalıcı olmasına mani olmak, AKP-MHP ittifakının neden olduğu ve 2019 seçimlerinde yapacakları muhtemel ittifak ile tekrar cumhurbaşkanlığını kazanmaları durumunda neden olabilecekleri tahribatı durdurabilmek adına ana dinamosunu Türk milliyetçilerinin oluşturduğu, merkezi de kapsayan ve birinci sloganı "Güçlendirilmiş Demokratik Parlamenter sisteme geçmek" olan partileşme sürecine vatansever herkesin omuz vermesi, destek olması devletimizin ve milletimizin istikbali için elzemdir.
...
O zamanlar bu teşkilatlara ''Biz para göndermediğimiz halde bütün bunları nasıl yapabiliyorlar'' diye sormayanların; şimdi aynı teşkilatçıların benzer şeyleri yapmalarını sorgulamaları çok garip, tuhaf hatta hadsizlikdir.
Mehmet Soral

soralmehmet@hotmail.com