2 Ekim 2013 Çarşamba

TÜRKLÜK DE NEYMİŞ?


''Türklük de neymiş, ahirette ilk önce amellerimiz den sorgulanacağız''
algısına inanmışların tercihlerinin oyla sandıktan çıkardığı ''iktidar gücü''nün hükümdarlığından ciddi manada ürküyorum. Amellerimizle, milli kimliğimiz arasında tercih yapmayı dayatan zihniyet… Aslında insanımızı bu tercihe zorlayan mantığın dinle, imanla ilgisi yoktur. Bunun tek nedeni, bu iddiayı ortaya atanların ''etnik özürlü'' olmalarıdır. Belli ki adamın ''ben Türküm'' diyebilme şerefine nail olmasına mani olan bir özrü var ve bunu itiraf edemiyor ama diğer taraftan da Türklük şuurunun bertaraf edilmesi için de elinden gelen gayreti gösteriyor. Bunu yaparken de ahlaksızca ve vicdansızca ‘’ahrette hangi milletten olduğumuz sorulmayacak’’mış değerlendirmesini samimi müminlerin vicdanlarına dayatıyorlar. Aidiyet kompleksini dini bir referansla kamufle etme gayretidir aslında bütün mesle. Oysa herkesin etnik kimliğini şerefle ifade etmelerini beklerim, tıpkı benim Türklüğümü haykırabildiğim gibi. Bunların içinde en aciz ve sünepe olarak gördüklerim ise, Türküm diyemeyenlerin hiçbir zaman ''ne'' olduklarını da ifade etmemeleridir. Bir etnik kimliğe sahip olmak elbette ki özür değildir ama etnik kimliğini saklayandır aidiyetini ''özür'' olarak gören.
Türklük şuurunu dinim ile yok etmeye çalışanlara Allah'ın (c.c) ''Ben sizi kavim kavim yatattım ki tanışasınız diye'' ayetini hatırlatmak isterim. Demek ki insanın kavmini bilmesi, sevmesi, gurur duyması Allah'dan dır. Benim Türklük gururum kibirimden değil, ''Türk kavmi'' olarak insanlığa kattığım, kazandırdığım artı değerlerdir. Allah indinde bunun hiç mi bir değeri yoktur ey... aklı evveller. Kavimler olarak ''insanlık terazisi''ni koyalım ortaya tartılalım, sonra Allah versin hakkımızdaki hükmünü. Kavmini inkar edenler, onlar birer zavallı. Allah'ın ayetine karşı gelmekten günahkardılar şüphesiz. Neyse, çok sıkışırlarsa Türküm der , kurtulurlar.
Tüm etnik kimliklere saygılıyım, saklayana karşıyım.
Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com
023.10.2013