30 Nisan 2016 Cumartesi

TÜRKLÜĞÜME MEZAR KAZIYANLAR

Sizleri bilemem ama eğer 18 senedir elle tutulur bir başarısı olmayan; kendisini belki de defalarca genel başkan seçen delegelerin yarıdan fazlasının özgür iradesinin imzasını yok kabul eden; hatta o delegeleri gayrimeşru, hain bir yapılanmanın güdümünde hareket edebilecek kadar geri zekalı, sünepe saflar olarak görüp, adeta aşağılayan Devlet Bahçeli'yi; iyi niyetli, hatta kahraman olarak görenlerle bir arada olup, kader birliği yapmamızı sağlayacak bir bağımız artık bundan sonra olmayacaktır sanırım; en azından kendi adıma söyleyebilirim
….
Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP'nin bundan sonraki görevi 2018 yılına gelmeden yapılacak bir erken seçimde Başkanlık sistemine geçişte taşeronluk görevi ile Tayyip Erdoğan'ı Başkan yapmaktır. Başkanlık sisteminde amaç; özerk bölgelerin ilanı ile federal bir devlet yapılanmasına gitmektir.
...
Asırlardır adeta milletler mezarlığı haline gelen bu coğrafyaya ''Türklüğümüzü'' de gömerek, gayritürk yeni bir ''Federal Devlet''i inşa etmek istiyorlar. İşte bu nedenle iki de bir, durduk yerde Cumhurbaşkanı ''Öbür tarafa gittiğimizde hangi milletten olduğumuz sorulmayacak'' diyor.
...
Devlet Bahçeli Genel Başkanlığı kaybetmekten ziyade; yeni bir Genel Başkanlı MHP'nin (Adayların bu manada hiç birisinin ismi önemli değil) kesinlikle Başkanlık sistemine geçişe izin vermeyeceğinden korkuyor.
...
Eğer Devlet Bahçeli bugünkü demokratik Parlamenter sistemden yana ise, Türkiye'nin de içinden geçmekte olduğu süreci de dikkate alacak olursa; ilk önce kendisinin aday olmayacağı; kaybettiği saygınlığını tekrar kazanmak için üstleneceği ağabey veya ''Aksakallı'' rolü ile salimen MHP de talep edilen olağanüstü kongrenin yapılmasını sağlamalıdır. Yeni genel başkanını seçmiş bir MHP'nin yaratacağı sinerji kendisi etrafında çekim alanı oluşturarak; CHP ve AKP'li seçmenin %70'nin ikinci tercihi olan MHP'nin oyları %20-25 mertebesine yükselecek demektir.
...
%20-25 oy oranını yakalamış olan bir MHP karşısında AKP hiç bir zaman erken seçime veya referanduma gitmeyi düşünmeyecektir.
İşte bu nedenledir ki; MHP mevcut yönetimi, ''Aktroller'', adalet Bakanı ve daha niceleri sanki Ankara da ''Vicdanlı hakim'' yokmuş gibi Tosya da mahkeme açarak parti tüzüğünde tescilli olan bir hakkın gereğinin yerine getirilmesi engel oluyorlar.
...
Hainliğe doğru dolu dizgin giden böyle bir süreçte; vicdanı hür, irfan sahibi hiç bir ülkücünün hainlerle yol arkadaşı olup, işbirliği yapmak gibi bir mesuliyete ortak olabileceğini sanmıyorum. Engel olmak için de oluşabilecek her türlü inisiyatifin yanında yer alacaklarına, katkıda bulunacaklarına inanıyorum. Bu ''inisiyatifler'' arasındaki koordinasyonunu sağlamak da elbette mevcut adaylara ve kanaat önderlerine düşecektir. Akıbet öyle gözüküyor ki; mevcut yönetimi ile MHP'nin devamı ''kuruluş amaçları'' için çok tehlikeli olacaktır..
...
Bu cümleleri kaleme almak bana zul geliyor; nefesim daralıyor; kalbim sıkışıyor ama utanmıyorum. Bizi; kutsiyet atfettiğimiz değerlerimiz karşısında çaresizliğe mahkum edenler utansın.
Milletler mezarlığında mezarımızı kazıyanlar; bilesiniz ki biz sizin mezarınızı kazıyacağız.
Az kaldı.
Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com