6 Temmuz 2013 Cumartesi

MISIR DİKTASINA ''ONE MINUTE''



Darbelerden çok çekmiş ve aşağı yukarı her on’lu yıllarda muhtıra veya darbe ile karşılaşmış olan milletimiz bu konuda hayli tecrübeli. Bu yaşanan acı tecrübeler, bazılarına hak etmedikleri imkanları sağlamış, bazılarını da yine hak etmedikleri eziyet ve işkencelere muhatap kılmıştır.
Peki hep kazanan kim olmuştur? ABD… Türkiye ve Mısır gibi ülkeleri sürekli kendisine bişekilde bağımlı kılmayı başarmıştır. Milli düşünen hükümetleri veya partileri sürekli toplum mühendisliği harikaları yaratıp, pasifize ederek, milletin teveccühünden uzak tutmayı başarmıştır.
ABD, bazen asker baskısını ve suistimallerini millete karşı, bazen de milletin zafiyetlerini askere karşı kullanarak başta Türkiye, Mısır gibi ülkeler üzerinde hegomanyasını kurabilmiştir.
AKP iktidarı ile ülkemiz üzerinde sergilenen en son operasyonda ise askerin millete karşı olan ‘’yanlışları’’nı kullanmak olmuştur. Bunun ne demek olduğunu tek bir örnekle açıklarsam umarım meramımı anlatmış olacağım. Mesela; başörtülü bir anne 20 yaşına gelen evladını nizamiye de teslim ederken kendisine ‘’senin oğlunu askere almayız zira sen başörtülüsün’’ denmiyor ama 45 gün sonra yemin törenine gittiğinde aynı anne nizamiyeye başörtülü olması gerekçe gösterilerek alınmıyordu. Bu sadece bir örnek. Bu örnekteki mantıksızlık ve ‘’millete rağmen’’lik örneklerini saydıkça bitiremeyiz. Bir diğeri 27 Nisan muhtırası… Bütün bu rahatsızlıklar AKP ile oya dönüştü ve yine onun sayesinde yüzlerce asker tutuklandı. Belli ki aynı zamanda Nato ordusu olan Türk Ordusunda görev yapan başta ABD askerleri olmak üzere bir çok nato askeri yıllarca, şu anda yüzlerce askerin tutuklanmalarına neden olan belgeleri toplayıp, valizlere yerleştirip, uygun zamanı ve uygun ‘’sivil toplum örgütü’’nü kollamışlar.
ABD ve ‘’sivil toplum örgütü’’destekli AKP siyaseti bu zafiyetleri çok iyi kullandı. Mesela ‘’one minute’’ çıkışının arkasında, seçim arifesinde, oy devşirme amacı yatmıyormuydu?
Bunun AKP iradesinden mi, yoksa başka birilerinin iradesinden mi beslendiğini anlayabilmemiz için bugünler en iyi fırsat.
AKP iktidarı ‘’arkadan dolanıp, kaç puan alırım’’ın hesabını yaparak ABD ile ilişkileri sürdürebilir ve uzun vadede Türk milletinin ufkunu açarsa, Türkiye ve Türk milleti üzerine toplum mühendisliği projelerini uygulamasına mani olmak adına bağımsız projeler üretebilir ve uygulayabilirse, Türk milletine en büyük hizmeti yapmış olacaktır. Bunun çok zor olduğunu elbette ki biliyorum ama bu zor aşılabilinirse eğer değişmeyen mukadderatımız da değişmiş olacaktır. Aslında bu mana da AKP, ABD handikapı nedeniyle belki istese de milli düşünmekten çekinecektir ancak milli düşünen diğer siyasi partilerin güçlenmesine yardımcı olarak bir yerde ABD’ye karşı güç kazanımı sağlamış olur. Bunun ufak bir testini yapabilir.
Haydi bakalım, demokrasi adına aynı duygularla birde bugünkü Mısır’a ‘’one minute’’ çekelim.
‘’Seçimle gelen hükümeti darbe ile götüremezsin, Türkiye olarak senin yanında olamayacağımız gibi, diplomatik ilişkilerimizi de donduyuyoruz’’ diyebiliyormuyuz? Haydi bakalım..
Birilerinden ‘’one minute bekliyoruz’’
Demokrasi adına… Ortadoğu’nun liderliğiadına.

Mehmet Soral
08.07.2013