14 Ağustos 2015 Cuma

SİVİL DARBE

Recep Tayyip Erdoğan; resmen Türkiye'nin yönetim şeklinin kendisinin Halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı olması ve yine ''kendisinin yarattığı fiili durum'' nedeniyle Cumhurbaşkanı'nın görev ve tanımının değiştiğini ifade ederken aynı zamanda bütün bu söyledikleri T.C. Anayasasını darbe ile değiştirdiğinin itirafıdır. Kendisinin yarattığı sorgusuz, sualsiz fiili durumun keyfiyetiyle sıraladığı cümleler bir gün kendisi için tıpkı Ergenekon davalarında bazı paşaların savaş oyunlarında geyik muhabbeti olsun diye gereksiz yere söyledikleri; ''Belediye başkanını alıp şuraya koyacağız, Başbakanı alıp buraya koyacağız'' sözlerinin başlarına bela olduğu ve yargılanmalarında dayanak teşkil ettiği gibi; Cumhurbaşkanının bu hesaba kitaba gelmeyen, anayasayı adeta ''tiye'' alan tavrı bir gün alehine delil oluşturabilir.
Eğer biz vatandaşlar olarak kullandığımız oyumuzun ''fiili durum yaratan Cumhurbaşkanı'' seçme özelliği var idiyse; bu durumda kendimiz içinde fiili durum yaratma hakkımız olmalıdır; öyle değil mi?
...
Şimdi daha iyi anlıyoruz ki ille de erken seçim olmalı dayatması; benim yukarıdaki değerlendirmelerimin AKP'nin tek başına iktidar olması dışındaki her durumda gündeme getirilip, sorgulamasının yapılacağı korkusudur. Tabi ki 17/25 Aralık dosyaları da buna dahil.
Mehmet Soral

soralmehmet@hotmail.com

SİNEĞİN BOKA PİKLEMESİ

Çokları Sayın Bahçeli'nin ''şerefsizlik'' nitelemesine isyan edip, eleştirdiler ama sineğin ''bok''a piklemesi gibi ''şerefsizliği alıp baş tacı yapan'' bir dönemin ''abisi'' kendisini deşifre etti; sanırım haberdar oldunuz.
...
Utanmaz adam sen Şeref isimli birisi değil ''şerefsizoğlu Şerefsiz''sin. Boğazın serin rüzgarları; kıçını yalayıp Marmara'nın engin sularına doğru sörf yaparken; ağzından mı, bilmem başka yerinden mi çıktığının farkında olamadığın sözlerinle diyorsun ki;
''CHP den ümitli değilim, AKP ile ters düştüm, MHP faşist; bu nedenle oyumu HDP'ye verdim''.
Oyunu kime vermiş olursan ol; cehennemin dibine kadar yolun var ama MHP'ye faşist demek bir zamanlar Pavlov'un şartlanmış köpeklerine mahsus bir gelenekti ve üstünden çok da zaman geçti. Utanmaz adam etnik ırkçılık yaparak kan döken bir örgütle kol kola olacaksın; eleştirp, kınamayacaksın ve onların kurumsal kimliklerine de oy verdiğin için övüneceksin sonra hümanist duygularla MHP'ye oy vermeyi düşünmediğini söyleyeceksin.
Belli ki işsiz kaldın ve olası bir erken seçim için mavi boncuk dağıtıyorsun.

Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com

MÜSEBBİBİ OLDUĞUMUZ GÜNAHLARIN TELAFİSİ MÜMKÜN MÜ?

Keşke;
Türk milliyetçileri olarak aynı safta namaz kılıyor olmanın ''saflığı'' ve ''aynı ümmetteniz''in teslimiyeti gereği, kıçları sıkıştığında burada hicret var deyip kaçan zamanın İslamcıları, bugünün ''iman bezirganları''nı; kol kanat gerip, koruyup kollamasaydık. Türk milliyetçileri inanmışlığın ve adanmışlığın kavgasını verip, hapislerde ömür tüketirlerken bu iman bezirganları tahsillerini tamamlayıp bugünün köşe başlarını kapmışlardır.
Keşke;
Zamanın solcuları, komünistleri, ateistleri; şunları, bunları ''Halkların kardeşliği'' yutturmacılığı ile niyetleri apaçık belli iken etnik ayrımcı, ''Asala ikamesi'' gizli ''Ermeni yapılanması'' ve ''Türk milletinden intikam alma tugayı'' olan PKK'lı adayları kendi listelerinden seçtirerek meclise taşıyan zamanın SHP'si ve günümüz CHP'si olarak bu hataları yapmasalardı.
...
Yapılacak bir şey var; CHP ve MHP akıl birliği yapıp, geçmişteki bu hatalarını da dikkate alarak milli bütünlük adı altında ve dine saygı temelinde bir araya gelinerek bir cephe oluşturup, kendi meşreplerine göre ''abdestimizi tazeleyerek'' kurumsal nefislerine karşı cihat ilan edip, BOP projesinde miheng taşı olan, taşoranlık yapan AKP/HDP 'ye; Türkiye’miz ve Türk milleti üzerinden egolarını tatmin etmelerine, emperyalist şer odakların milli çıkarlarımız üzerinden masturbasyon yapmalarına fırsat tanınmamalıdırlar.
CHP ve MHP işbirliğinin dışındaki tüm ihtimaller AKP/HDP'nin ezelden beridir gerçekleştirmek istedikleri sürecine yarayacaktır. Sizler bence AKP/HDP kavgasının gerçek olduğuna da inanmayınız. Her şey Tayyip Erdoğan'ın bir tek lafına bakar. Hatta gerekiyorsa AKP-CHP-MHP koalisyonu kurulmalıdır. Bu konuda ilk önce CHP-MHP anlaşarak AKP'yi zorlamalıdırlar. Niçin bu seçenek dile getirilmiyor, o da başka bir anlaşılmazlık.
MHP ve CHP'nin yukarıda ifade etmeye çalıştığım siyasi ve ideolojik günahlarını telafi etmeleri hala mümkündür. Bunu başarmaları Türkiye'nin son derece yararına olacaktır.
Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com