31 Aralık 2017 Pazar

KHK ÜLKÜ OCAKLARI VE MİLİS KUVVETLER

Niyet baştan belli; "Terör olaylarını bastıran sivillere yargı muafiyeti hakkındaki KHK" pekala "Hükumetin iki kanadı" AKP+MHP'nin oyları ile doğrudan meclisten kanun maddesi olarak çıkması mümkünken; KHK ile düzenlenmiş olması metni ve kullanılan dili daha da önemli kılıyor.
Çünkü KHK konusunun mecliste tartışılması durumunda asıl hinoğlu hinlikleri ortaya çıkacak ve kendi yandaşlarının bile eksik buldukları metni değiştirmek durumumda kalacaklardı.
...
Şimdi metindeki eksiklik genel kabul görmüşken hala Bekir Bozdağ ve Binali Yıldırım taraftarından umursamayıp "Hayır metin üzerinde herhangi bir değişiklik yapmayı düşünmüyoruz" denmesi ve inatla metinin arkasında durulması; konunun meclisten kaçırılıp, OHAL yasasından yararlanılarak çıkarılmasının arkasındaki niyeti ortaya çıkarıyor ve bu durumda elbette endişe duyup, eleştirilerimizi daha yüksek sesle dile getirme ihtiyacı duyuyoruz.
...
İşine geldiği zaman "Kuşatılmış bir Türkiye var. Devletin bekası söz konusuyken muhalefet gereğini yapmıyor, işbirliği yapıyor" diyeceksin; işine gelmediği zaman da işte böyle metinler üzerindeki hilelerle bilinçli olarak suni gündem ile kaos yaratıp, korku salarak ortamı gerip, buradan da en çok haz duyduğun gıdanı tedarik edeceksin; yani oylarını konsolide etmeye çalışacaksın.
"Evet haklısınız; yanlış bir anlama var, düzelteceğiz" deseniz onurunuz mu zedelenir. "15/16 Temmuz da yaşanmış" dedikten sonra "Ve devam eden" şeklindeki ifadenin geçmesi, düzeltilmesinin de hala düşünülmüyor olması kaygılarımızı daha da artırmıştır.
...
Millete ekonomik olarak verebilecekleri hiç bir şeyi olmayan hükumet kızışmayı artırıp, karşıtlık psikolojisini yayarak oylarını konsolide edip, bu ülkede güvenlik dışında hiç bir şeyin tartışılmasına fırsat vermek istemiyor
...
Söz konusu KHK'deki kastedilen sivillerin güvence altına alınmasına hiç bir kimsenin itirazı olmadığı halde metin üzerinde gerekli düzeltmenin yapılmamasındaki ısrarın sonuç itibariyle iki nedeni olabilir. Birincisi, yani esas şüphemiz; AKP kendi milis kuvvetlerini teşkilatlandıracak ve sonra da bu teşkilata gerekli gördüklerinde, durumdan vazife çıkarma inisiyatifini tanıyacak. İkincisi ise mesela bir örnek; rakamların sihirli ile sağlanan %11 büyümenin aslında bir gerileme olduğunun tartışılmasına mani olmak; gerilimi tercih ederek, çatışmacı ortamda korku salıp, güvenliği konuşturmak.
...
Bu arada diğer bir endişem de; Sayın Devlet Bahçeli ve MHP'nin AKP hükumetine bu denli entegre olup, iç içe geçme hallerinin sonucu Ülkü ocaklarının yazımda kastettiğim "sivil yapılanma"ya bulaştırılması ihtimalidir ki; bu anlamda eski ülkü ocakları başkanı MHP milletvekili Atilla Kaya'nın malum çıkışını daha iyi anlayabiliyorum. Dolayısıyla tüm ülkücü camianın ülkü ocaklarına karşı ilgi ve alakalarını kesinlikle kesmemeleri gerekmektedir. 

...
Dikkat....
DİKKAT...
Kanunlar sizi ilelebet dokunulmaz kılamaz ama hukuk kılabilir.
Dolayısıyla, kanuni teminatlara değil, hukuki teminatlara itibar etmeyi, sığınmayı yeğleyin.
...
UNUTMAYIN...
Kenan Evren de 1982 anayasası ile kendi ve cuntasının geleceğini anayasanın teminatı altına almak istemiş bu da milletin gizli kullandığı oylama ile %92 kabul görmüştü.
Sonra ne oldu; Kenan Evren öldü ve mezarına er olarak gömüldü.


Yaralı askerin başında bozkurt işareti yapan iblis suratlı....?
Sayın Bahçeli "Yaralı askerin başında Bozkurt işareti yapan şerefsiz bulunup, anasından doğduğuna pişman edilmelidir" sözünüzün cevabını "Hükümetiniz"den bekliyoruz. Yeni KHK'nızda bu görüntüye atıf yapan ne var.
...
Sayın Bahçeli farkında mısınız; yeni çıkardığınız KHK da o kastettiğiniz görüntüde suç isnat ettiğiniz şahısla ilgili herhangi bir soruşturma açılmasına mani oluyorsunuz; kendi talebinizi şiddetle red etmiş oluyorsunuz. "Bu ne yaman bir çelişki"

Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder