15 Haziran 2016 Çarşamba

19 HAZİRAN'A DAİR

19 HAZİRAN ''PROJE'' BOZULACAK

İnşallah 19 Haziran itibariyle Türkiye de MHP sayesinde siyasetin dili, ahlaki ve etkinlik biçimi değişecek. Erdoğan baskısı ile sindirilmiş bürokratlara ve özelikle yerli sermayeye cesaret gelecektir. Siyasette AKP sultasına karşı alternatifin oluşması umutların güçlenmesine vesile olurken; AKP'de "Güç zehirlenmesi"nin neden olduğu keyfi ve fiili antidemokratik gayri kanuni alışkanlıklar sanki başta MHP yönetimi ve Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere siyasi arenanın her tatafina sirayet etmiştir; bu durum da sona erecektir. Türk siyasetinde inisiyatif tek kişinin uhdesinden alınarak siyasi yelpazede paylaşımı sağlanacak ve böylece demokrasi ve parlementer sistem tekrar özgürlüklerine kavuşacaklardır.
.....
Ancak bütün bu güzelliklere engel olmaya çalışan tek isim var; Sayın Devlet Bahçeli
...
Sayın Bahçeli'nin kaybolan prestijini tekrar kazanabilmesi için belki son beş günde olsa hala şansı var. Cumartesi günü iftar yemeğinde tüm adayları bir araya getirerek; "Bütün bu yaşadıklarımız demokrasinin cilvesi"deyip, son bir kez abilik yapabilir. Taban olarak bunu bekliyor ve temenni ediyoruz; ayrıca da hakkımız. 


Kararlıyız ki;

Türk milliyetçileri olarak kanundan, nizam dan yanayız; dolayısıyla Türk mahkemelerinin verdiği karara istinaden yetkilendirilmiş heyetin belirlediği 19 Haziran tarihinde Ankara da olacağız; yıllardır süregelen oyunu bozacağız.Sayın Bahçeli'nin "Kanunsuzluğa" yani "19 Haziran tarihli kongreye gitmeyin" çağrısına uymayacağız. Ancak kanuna, nizama uygun 10 Temmuz tarihli seçimli olağanüstü kongre çağrısına uymaya hazırız.
...
Biz kanun ve nizamdan yanayız; keyfilik ve dayatmadan yana değiliz.

MHP GENEL MERKEZİ HUKUKTA EN ÜST MAHKEME Mİ?

Artık bundan sonra bütün Yargıtay kararları MHP Genel Merkezinin onayından geçerse meşru sayılacak anlaşılan(!) 
...
Türkiye de meşru yani yazılı hukuk; bir de özelikle AKP dönemi ile zuhur eden keyfi hukuk var.
Pes doğrusu...
...
Allah bu milletin yar ve yardımcısı olsun. Türk milletinin her ferdi olarak şahidi olduğumuz malum imza toplama ve kongre talebi ile ilgili yaşanan süreci ibretle takip ediyoruz. Hukukun en son mercii kararını vermiş ama bu somut karara karşı MHP Genel Merkezi'nin hala keyfiliğini diretebiliyor olması gerçeği ortadayken; insanlarımızın hukuki davalarının sonuçlarının zamanında ve adil olarak tecelli etmesini beklemeleri mümkün olabilir mi Allah aşkına. Hukuki süreç suistimale açık, adeta hasmına karşı zulüm aracı haline getirilebiliyor. Böyle bir zulme fırsat tanıyan "Yargı" da hak aramaya kim kalkışabilir, yürek ister öyle değil mi?
...
Öyle ya; Yargıtay bir karar almış ve o karara istinaden hukukun talebi gereği bir sürec başlıyor ve ''Çağrı Heyeti'' de bunun gereğini yapıyor ama MHP Genel Merkezi hala ''Yargıtayın ne karar verdiği değil, benim ne düşündüğüm önemlidir'' demeye devam ediyor.
...
Allah aşkına selam verdiğinizde, selamınızı alacak bir ''Hatıra'' bırakın; mazinize dair. Bu kadar mı "Gemileri yakmaya" niyetlendiniz.
Belki de ''Hukuk öyle diyebilir ama töremiz de otoriteye saygınızı koruyun diyor'' diyebilirsiniz. Töremizin kasdettiği; "Saygınlığın" sağladığı "Otorite" dir ve yüzlerce yıllık yaşanmışlıkların harmanlanmış şeklidir; dayatma ile değil, gönüllerin fethi ile sağlanmıştır ve temelinde müthiş bir güven vardır. Sizler ne yazık ki bütün bu değerleri yerle yeksan ettiniz. Saygınlık kaybolunca otoritenin de derleyici, toparlayıcı özelliği kalmamıştır.
...
Maalesef bu hareketi var eden, ayakta tutan değerlerin genleri ile oynayıp anlamsızlaştırıp, başkalaştırdınız.
Allah sonumuzu hayır eylesin inşallah.

soralmehmet@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder