5 Şubat 2015 Perşembe

ŞEHVETİN GÜNAHINA ORTAK ARANIYOR


Şimdi her vesile ile muhalefeti ''paralel'' ile iş tutmakla suçlayan iktidar; dünü ne çabuk unuttu anlamak mümkün değil.
Bugün de ''başbakancık'' sayın Bahçeli ve MHP'yi ''paralel'' ile işbirliği yapmakla suçlamış.
Yahu, insan biraz utanır be...
Çok iyi hatırlıyorum; biraz ahlaki erdeme sahip olsalar kendileri de hatırlayacaklardır.
Cemaat ve iktidar ABD'nin himayesinde, iktidara kol kola beraber yürüdüklerinde; gücü ele geçirmiş olmanın avantajı ile ilk önce ABD projelerine, özellikle de BOP'a karşı olabilecek her türlü ''milli duruş'' sergileme ihtimali olan unsurlara kumpas kurdular. Başta orduyu fasifize etmek üzere, MHP, ulusalcı Denzi Baykal ve diğer milli unsurlara tuzak kurup, itibarsızlaştırmak için ne gerekiyorsa yaptılar.
MHP baraj altına itilip, tek başına 3/2 çoğunlukla anayasayı değiştirecek AKP iktidarını murad ettiler ama Allah'ın da bir hesabı vardı, buna fırsat vermedi.
Bütün bunları yaparken müşterek aşkın şehveti ile kıvrım kıvrım kıvranan ''kutsal ittifak'' o zamanki muhalefetin sesini duymak istemedikleri gibi, ittifakın diğer kanadının, ağlamaktan sorumlu salyasümüğü ''bu muhterem adamdan ne istiyorsunuz be kardeşim'' diyerek koruma kalkanı oluyordu.
12 Eylül referandumu öncesi ''kutsal ittifak'' her türlü siyasi hareketin kaçağını, göçeğini, köçeğini, hainini, puştunu kendi TV'lerine çıkararak; geldiiği yere küfür ettirerek; anayasa oylaması için ''evet'' probagandası yaptırıyorlardı. Çok iyi hatırlıyorum sayın Bahçeli o zaman ''ey Pansilvanya, oradan buralara müdehale edip, ortamı germe; siyaset yapmak istiyorsan buraya gel'' dediğinde ''kutsal ittifak''ın işlediği günahın, yaşattığı ''şehvet'' bu uyarının ne anlama geldiğini anlamalarına mani oluyordu. Şimdi ''kutsal ittifak''ın tarafları gusul abdesti almaya giderken ''biz bu günahı niçin işledik'' pişmanlığını yaşarken; günahın müsebbibi olarak bu işte hiç inisiyatifi olmayanları zan altında bırakmak gibi edepsizliğe tenezzül etmenin bir manası yoktur. Hiç olmazsa muhataplarınıza karşı sesinizi kesin; arsızca günahınıza meşruluk kazandırma telaşı ile yaptığınız saçmalıklara son vermiş olursunuz. ''paralel ile iş tutuyorsunuz'' demek, şaşkın ördeğin kıçı ile suya dalmasıdır.
Paralel hakkında vicdanlar kendi ahlakları ve edepleri gereği değerlendirmesini yapacaktır. Sayın Bahçeli sizden çok çok önce zaten yapmıştı ama utanma duygusu denen bir hayanız kalmadığından, bunu itiraf edemiyorsunuz.
Muhalefetin senin isteğine destek vermesi için arsızlık, hırsızlık, yolsuzluk ve namussuzluk davalarının önünü açıp; gasp ettiğiniz suç dosyalarını hakim ve savcılara teslim ediniz; onları hür iradeleri ile başbaşa bırakıp, adil yargılamaya geçilmnesine fırsat tanıyınız. Hadi bakalım, yürüyün; boyunuzu posunuzu görelim.
Mehmet Soral
soralmehmet@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder